Antalya’nın tarihi çok eski devirlere dayanır. Karain mağaralarında milattan önce yaşıyanların eşyalarına rastlanmıştır. Hitit devrinde “Irkların Ülkesi” manasına gelen “Pantilya” ismi ile anılırdı. M.Ö. 7 ve 8. asırlarda bu bölgeye yapılan göçler sebebiyle bölgenin nüfusu çoğaldı.
M.Ö. 700-546 arasında Lidyalılar, sonra Persler ve M.Ö. 333’te Makedonya Kralı Büyük İskender’in eline geçti. M.Ö. 2. asırda da Romalılar’ın hakimiyetine girdi. Roma imparatoru Antonius, Antalya’yı Mısır Kraliçesi Kleopatra’ya hediye etmiş, Kleopatra da Antalya ormanlarındaki Sedir ağaçlarından kuvvetli donanma hazırlamıştır. Pamfilya ve Klikya bölgedeki Roma hakimiyetine karşı çıkarak bağımsız oldular. Roma’nın parçalanmasından sonra ise buraya Doğu Roma (Bizans) hakim oldu.
1071 Malazgirt Savaşından sonra Antalya Türklerin eline geçti. Bizanslılar birkaç defa Antalya’yı geri almak istemişlerse de, 1206-1207’den sonra Antalya günümüze kadar devamlı Türk toprağı olarak kaldı.
Antalya’nın ilçesi olan Alanya, Selçuklular zamanında kış aylarında devletin başkenti olmuştur. İlhanlıların saldırmaları ile Selçuklular zayıflayınca, Antalya, Hamidoğulları ve Tekelioğullarının idaresinde kalmıştır. Osmanlı Devleti, Anadolu’da birliği temin edince 1391’de Sultan Yıldırım Bayezid zamanında Osmanlı Devletine katılmıştır. Osmanlı devrinde Konya’ya bağlı (Teke Sancağı) olarak Cumhuriyet devrine kadar gelmiştir.
Osmanlı Devletinin Birinci Dünya Harbinde yenik sayılmasından sonra, İtalyanlar tarafından işgal edildi. İtalyanlar 9 Temmuz 1922’de buradan ve Anadolu’dan çekildiler.